Ege Göçlerinin Tarihsel ve Sosyokültürel Analizi
I. Antik Dönem Ege Göçleri (MÖ 12. Yüzyıl)
Tarihsel Arka Plan:
Balkanlar’dan Anadolu’ya gerçekleşen Dor Göçleri, Hitit İmparatorluğu’nun çöküşüne ve Ege’deki Tunç Çağı uygarlıklarının (Miken, Tiryns) sonlanmasına yol açmıştır.
Arkeolojik bulgular, bu dönemde demir alet kullanımının yaygınlaştığını ve yerleşim modellerinin değiştiğini göstermektedir.
Kültürel Etkiler:
İyon şehir devletlerinin (Efes, Milet) kuruluşu, felsefe ve bilimsel gelişmelerin temelini oluşturmuştur.
Yazı sistemlerinde Linear B’den Fenike alfabesine geçiş yaşanmıştır.
II. 1923 Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi
Siyasi Süreç:
Lozan Antlaşması’nın Ek Protokol 1 maddesi uyarınca, 1.200.000 Ortodoks Rum Anadolu’dan, 500.000 Müslüman Türk ise Yunanistan’dan zorunlu göçe tabi tutulmuştur.
Mübadele, etnik homojenleştirme politikasının küresel ölçekteki ilk uygulamalarından biri olarak kayıtlara geçmiştir.
Demografik Sonuçlar:
İzmir, İstanbul ve Selanik gibi kentlerde nüfus kompozisyonu radikal biçimde değişmiş, kültürel çeşitlilik azalmıştır.
Terk edilen taşınmazlar (kiliseler, okullar) üzerinde hukuki ihtilaflar uzun yıllar devam etmiştir.
Ege’nin Sınır Kimliği Üzerine Bir Değerlendirme
Antik Çağ: Göçler, Anadolu ile Yunanistan arasında dil ve sanat üslubu farklılaşmasını belirginleştirmiştir.
Modern Çağ: Lozan ile tescillenen sınır, Ege’yi jeopolitik bir ayrım hattına dönüştürmüştür.
Kaynakça:
Dergipark. (2024). Gökçeada'da Göçlerin Nüfus Değişimi Üzerine Etkileri.
Vikipedi. (2024). Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi.